11.11.2013

Keçeye Dönüş

Bereket Kuşları

                                                             Kitap ayracı

                                                          Fatma Ana Eli                          
                         

3.10.2013

Sukkulent Sevdası


Bu kadarcıktı ve büyüdü aşağıda fotoğraftaki büyüklüğe ulaştı. Bu süre yaklaşık bir buçuk yıl alsa da çok gurur duydum kendimle. :)


    Yanlış teşhis etmediysem Kalanchoe laetivirens tür adı.




                 Görünmeyen iki yavru daha var arka kısımda.

           
                  En tepedekiler sonradan çıktı.


Yaklaşanı gafil avlayan kaktüsüm. Benim de canımı yakmışlığı çoktur oradan oraya taşırken. Tepesinden büyümeye devam ediyor o da kendince. 


2.10.2013

Rüzgarın Adı


Bu kitabı ağırdan alıp tadını çıkara çıkara okumak istiyorum ama elimde olmadan hızlı gidiyorum. Çünkü seri bir kitap ve henüz üçüncü kitap çıkmadı. Fantastik kitaplara olan ön yargım bu kitapla birlikte yok oldu diyebilirim.
Bu kitapla tanışmama vesile olan KedilerveKitaplar 'a teşekkürler. Yaptıkları alıntı 736 sayfalık bu kitabı hiç düşünmeden almama sebep oldu.
Sayfa 145'teki "Güvenli Yerlere Çıkan Yollar" kısmından..

Zihnimizin sahip olduğu en büyük beceri belki de acıyla başa çıkmak. Klasik yaklaşım bize herkesin ihtiyacı doğrultusunda geçtiği dört kapı olduğunu gösterir.

Birinci kapı uykudur. Uyku bize dünyadan ve onu dolduran tüm acılardan kaçabileceğimiz bir sığınak sağlar. Bir insan ağır yaralandığı zaman genellikle kendinden geçer. Aynı şekilde travmatik haberler alan birinin bayıldığı olur. Zihin ilk kapıdan işte böyle geçerek kendini acıdan korur.

İkinci kapı unutmaktır. Bazı yaralar kısa zamanda kapanamayacak, hatta belki de asla iyileşemeyecek kadar derindir. Ayrıca bazı anılar o kadar azap vericidir ki, onlara alışmak mümkün değildir. "Zaman tüm yaraları iyileştirir" sözü yanlıştır. Zaman çoğu yarayı iyileştirir. Geri kalanlar bu kapının ardında saklıdır.

Üçüncü kapı deliliktir. Bazen insanın aklı öyle bir darbe alır ki kendini delilikte saklar. Bu ilk bakışta faydalı gözükmese bile öyledir. Gerçekliğin acıdan başka bir şey getirmediği zamanlar vardır ve bu acılardan sakınmak için zihnin gerçekliği geride bırakması gerekebilir.

Dördüncü kapı ölümdür. Son sığınak. Öldükten sonra bizi hiçbir şey incitemez. Ya da en azından bize öyle söylenir.


1.10.2013

Krem Karamel..Mımmm :)


İlk krem karamel denemem gayet başarılı oldu. Tarifi buradan aldım. Melika'nın Gezegen'inde karamelin o cezbedici görüntüsüne kapıldım ve hemen denedim. Bu tarifi yapalı biraz zaman geçti. Şimdi fotoğraf ağzımın sularını akıtsa da diyete devam. :)

Minik kuzenle minik resimler






5.07.2013

Bahçe ganimetleri

Babam sabah bahçeye gitmiş ve bu güzelim sebzeleri meyveleri toplamış gelmiş. Küçük bir ilçede doğup büyüdüğüm için belki de en çok bu yüzden seviniyorum. En azından sağlıklı yiyeceklerle bir çocukluk geçirdim ve her zaman olmasa da ara sıra yine bu güzelliklerden yiyebiliyorum.




              Domates dediğin böyle olur :) Çocukken şekilleri yüzünden böyle eğri büğrü domatesleri yemek istemezdim. Annemin de bunların daha güzel olduğunu anlatmaya çalıştığı hatırlıyorum. Şimdi de o hepsi de aynı boy olan düzgün domatesleri yediğimde mutsuz oluyorum.

Pembe domatesin yeri ise bambaşka. Ondan da var bahçede ama henüz domatesleri göremedik malesef.

2.07.2013

Artık mezun olsam diyorum..

              Mezuniyetine iki dersi kalan botanik ağırlıklı biyoloji öğrencisinin dramı.


29.05.2013

Bitki İllüstrasyon Sergisi

Ege Üniversitesi Botanik Bahçesi'nde 31 Mayıs'a kadar gezebileceğiniz Bitki İllüstrasyon sergisi var. Birbirinden güzel bitki çizimlerini botanik bahçesinde görmek inanılmaz. Neredeyse bütün resimleri daha önce görmeme rağmen bahçenin atmosferinde görmek bambaşkaydı. Bu hafta, hem sergiyi hem de ülkemizdeki en önemli botanik bahçelerinden birini gezerek bir taşla iki kuş vurabilirsiniz :)




27.05.2013

Nilüferler


Ege Üniversitesi Botanik Bahçesinden bu fotoğraflar. Yolunuz düşerse mutlaka uğrayıp havuzlardaki bu muhteşem nilüferlere bakın.













17.05.2013

Artık mumları değerlendirmece

Artık yanmayacak duruma gelmiş mumları eritip yeni mumlar yaptım. Kocaman mumun sadece ortası yanar gider ya öyle mumlar işte :) Bir de önceden aldığım uzun ince mumlardan kullandım birkaç tane. Ben mumları bıçakla küçülttüm. Elimi zorlamışım birazcık su topladı. Rendeyle daha kolay olabilir.
Eski bir tencerenin içinde ocağın en küçük gözünde erittim mumları.


Mumların içinden çıkan fitilleri de kaleme dolayıp bardağın üzerine koydum. Önceden eritip yeni mumlar yaparım diye aldığım uzun bakkal mumlarından çıkan fitilleri kullandım. Bir dönem mumla ilgili o kadar çok site dolaşmıştım ki onlardan birinde gördüm bunu ama şimdi bulamadım hangisi olduğunu.



                                                  Kürdan bile kullandım fincanlar için.



                                                          Ve sonuç...




Minik Kaktüslerim

Yavru kaktüslerden ya da kopan parçalarından çoğalttığım kaktüslerim. Biraz daha büyüdüklerinde onları da renkli renkli saksılara dikicem.



     Koleksiyon yavaş yavaş büyüyor.